China Daily, ülkenin kritik mineraller için derin deniz madenciliği yarışına katılmak üzere yeni çabalar göstereceğini bildirdi.
Devlet tarafından İngilizce olarak yayımlanan gazete, Çin’in “uluslararası rekabet için yeni bir sınır” olarak nitelendirdiği deniz dibi madenciliğine yönelik araştırma, teknoloji ve donanım açısından Batı’nın gerisinde kaldığını belirtiyor.
Çin Devlet Gemi İnşa Şirketi’nin bir yan kuruluşu olan Wuxi merkezli Çin Gemi Bilimsel Araştırma Merkezi’nden Ye Cong, deniz tabanındaki nodüllerde bulunan metallerin (çoğunlukla nikel, bakır, kobalt ve manganez) çıkarılmasının “yabancı tedarikçilere olan ağır bağımlılığımızı azaltmamıza yardımcı olacağını” söyledi.
Ye, Çin Halk Siyasi Danışma Konferansı’nın geçen hafta yapılan ve politikaları şekillendiren 14. Ulusal Komitesi’nin bir üyesi. China Daily’nin haberine göre devlet gemi inşa şirketi Jiaolong (Deniz Ejderhası) ve Shenhai Yongshi (Derin Deniz Savaşçısı) gibi derin deniz dalgıçlarıyla tanınıyor.
Geçtiğimiz hafta Birleşmiş Milletler, üye devletler tarafından on yılı aşkın bir süredir devam eden müzakerelerin ardından ilk Açık Deniz Antlaşmasını kabul etti. Antlaşma, dünyanın uluslararası sularının yaklaşık %30’unu koruma altına almayı ve bu suların kullanımına ilişkin kurallar getirmeyi amaçlıyor.
Climate Change News, derin deniz madenciliğinin BM anlaşması kapsamında oluşturulan çevresel etki değerlendirme (ÇED) düzenlemelerinden muaf tutulduğunu ve bunun Uluslararası Deniz Yatağı Otoritesi’nin yetkisinde kalacağını bildirdi.
ISA, 2014 yılından bu yana derin deniz madenciliği için bir çerçeve üzerinde çalışıyor ve onaylanmış madencilik kodunu aylar içinde yayınlamaya hazırlanıyor.
CCN, ISA’nın ada devleti Nauru’nun “Temmuz 2023’e kadar onayı zorunlu kılan belirsiz bir hükmü tetiklemesinin” ardından müzakereleri hızlandırdığını belirtiyor ve ajansın son tarihi kaçırması halinde “şirketlerin herhangi bir kural olmasa bile tam ölçekli madenciliğe başlamak için talepte bulunabileceğini” ekliyor.
Nodüller yaklaşık 3.500-6.000 m su derinliğindeki dipsiz ova çökeltilerinde bulunuyor ve USGS , 2065 yılına kadar kritik metallere olan talebin yaklaşık %35-45’inin derin okyanus madenlerinden gelmesini bekliyor.
Kaynak: https://www.mining.com/